Bir resmin düşündürdükleri
Çocukluğumun çiçeğiydi gelincik.. bahar gelince toprak kızıla bürünürdü alabildiğine.. o kadar çoktu ki.. alışmıştık, her sene yeniden çocuk neşemize ve oyunlarımıza misafir olan gelincik tarlalarına..
Gül veya nergis değildi belki, kokusu yoktu.. orkide, lale vs. çiçekler gibi aristokratik çiçek literatürüne de girmemişti ismi belki.. gelincikti işte o.. öyle basit, sıradan.. ulaşılamaz değil, hep elinin altında, her yerde bulabileceğin..
Oysa ne güzeldi kendini gelincik tarlalarında kaybetmek.. kırmızının en güzel tonlarına çocuk masumiyeti ile dokunmak..
Tomurcukları vardı gelinciklerin.. açtığında kiminin içi beyaz, kiminin kırmızı çıkardı.. gelin bebek yapardık onlardan, içlerini açıp da.. adı üstünde gelincik ya.. çok da süslü, duvaklı bir gelin olurdu gelincik tomurcuğu.. beyazını bulmak zordu.. o yüzden beyaz gelin olanını daha çok severdim galiba.. ya da nazire yapardık birbirimize, yaptığımız gelinleri göstererek..
Umuttu aslında.. baharın müjdesiydi bizim için.. ama anlamazdık ki o zaman.. sadece gelincikler açmış, demekti bizim için o kızıllık..
Gelincikleri de bitirdik şimdi koskoca, devasa şehirlerde.. çiçeğe hasret kaldı gönüller.. Şimdi her yer gri bulutlarla kaplı.. aynı kararan kalpleri gibi insanlığın.. kırmızıyı unuttu insanlık artık, bu dipsiz karanlıkların altında..
Hiç tahmin etmezdim küçükken, bir zaman gelip de gelincikleri bu kadar özleyeceğimi..
Gelincikler mi bizi terketti.. yoksa çocukluğumuz mu ellerimizden kayıp giden..
Ayşe Gül .
Gül veya nergis değildi belki, kokusu yoktu.. orkide, lale vs. çiçekler gibi aristokratik çiçek literatürüne de girmemişti ismi belki.. gelincikti işte o.. öyle basit, sıradan.. ulaşılamaz değil, hep elinin altında, her yerde bulabileceğin..
Oysa ne güzeldi kendini gelincik tarlalarında kaybetmek.. kırmızının en güzel tonlarına çocuk masumiyeti ile dokunmak..
Tomurcukları vardı gelinciklerin.. açtığında kiminin içi beyaz, kiminin kırmızı çıkardı.. gelin bebek yapardık onlardan, içlerini açıp da.. adı üstünde gelincik ya.. çok da süslü, duvaklı bir gelin olurdu gelincik tomurcuğu.. beyazını bulmak zordu.. o yüzden beyaz gelin olanını daha çok severdim galiba.. ya da nazire yapardık birbirimize, yaptığımız gelinleri göstererek..
Umuttu aslında.. baharın müjdesiydi bizim için.. ama anlamazdık ki o zaman.. sadece gelincikler açmış, demekti bizim için o kızıllık..
Gelincikleri de bitirdik şimdi koskoca, devasa şehirlerde.. çiçeğe hasret kaldı gönüller.. Şimdi her yer gri bulutlarla kaplı.. aynı kararan kalpleri gibi insanlığın.. kırmızıyı unuttu insanlık artık, bu dipsiz karanlıkların altında..
Hiç tahmin etmezdim küçükken, bir zaman gelip de gelincikleri bu kadar özleyeceğimi..
Gelincikler mi bizi terketti.. yoksa çocukluğumuz mu ellerimizden kayıp giden..
Ayşe Gül .
Yorumlar
Yorum Gönder