Bayram
"Günahsız geçen her günün Bayram'dır"
Hz Ali
...
Ne basit..
Ne sade....
Ama Ne kadar ince ve derin bir söz..
Hep bayramı bekleriz. Günleri sayarız bir bir. Önce Ramazan, sonra Kurban gelir ardından. Çocuksu bir neşe kaplar içimizi..
Bayram demek sevinmek, mutlu olmak, eğlenmektir bir bakıma.
Bayram demek üzüntüden, kederden uzak olmaktır.
Bayram demek üzerine ilahi rahmetin yağdığını hissetmek, o sevgiyle coşmaktır içten içe..
Hüzün ve Bayram uzaktır birbirine o yüzden.
...
Oysa insanın asıl bayramı, mahşerin sonrasında Cennet’in hemen önünde durup, kapıların açılmasını beklemek değil midir?
"Rab'lerine karşı gelmekten sakınanlar ise bölük bölük cennete sevkolunurlar. Nihayet oraya varıp da kapıları açılınca cennet bekçileri “Selâm olsun sizlere, ne mutlu size! Haydi, ebediyyen kalmak üzere, giriniz oraya! ” derler." Zümer, 73
İşte asıl bayram...
Günaha bulaşmadan geçirilen her bir zaman dilimi, her bir dakika ise, o güzel sona bir adım daha yaklaştırır insanı.
Çünkü hesap anında terazide ağır gelecek olan da o anlardır.
Ama kul bunun farkına varamaz henüz dünyada iken. Nefsine uyar. Günahlar tatlı gelir. Farzlar ise zor.
O yüzden insanın günah işlemeden geçirdiği süre gerçekten de çok azdır. Sonuçta hiç bir insan melek değildir ki.
Eğer farkına varıp nefsini terbiye edebilmişse, günahlara dur diyebiliyorsa, kendini yenileyebiliyorsa..
İşte o zaman sevinçten uçmalı insan..
Asıl Bayram, günahsız geçen anların ardında saklıdır çünkü...
Ayşegül Eskikurt
🥰🌹🌸💐⚘
Yorumlar
Yorum Gönder