Göç


"Düşünseler şunu da anlarlardı ki: bu dünya hayatı geçici bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir ve ebedî âhiret diyarı ise, hayatın ta kendisidir. Keşke bunu bir bilselerdi!" Ankebut, 64

Nerede çiçeklerle dolu balkon, bakımlı bir bahçe görsem, içim şenlenir, hayat kokusu alırım. Yaşanmışlığın belki de en görünen hali..

Diger taraftan da, niyeyse,  sahipleri aklıma gelir. Sanki oldukları yere saplanıp kalmışlar gibi hissederim.

O cılız kökleri ile seni bulunduğun yere ya da dünyaya bağlamanın en küçük halidir çünkü o narin bitkiler, güzel çiçekler.

Dünya ve insan arasındaki en küçük göbek bağı.. Bırakıp gidemezsin..
Gitsen bile aklın kalır..

Yeşil olması, çiçek açması, kısacası yaşaması için, senin ona hizmet etmen gerekir çünkü. Sulaman, bakımını yapman gerekir.

Ya çiçekleri kurumuş, solmuş , evler, bahçeler.. İçi boş pencereler.. 

Terkedilmişliğin de ötesinde, bir yere ait olamamanın ya da bulunduğu yerden göçüp gitmenin adı değil midir?

Bir çiçekle bile kendine böylesine bağlarken bizi dünya, gerçekten de zor ona sırt çevirebilmek.

Bulunduğun yerde kalıcı değil de kiracı gibi ya da misafir gibi yaşamak. Her şeyi benim, diyerek sahiplenmemek..

Oysa bugün var yarın yok, bir hayat..

Bugün burada çiçek açan hayat kim bilir başka zaman nerede çiçeklenecek?

Misafirsin, misafir gibi yaşa.. Ev sahibini unutma.. Senin olmayanın sahibi olma..

Ayağının biri kapının içinde, diğeri kapının dışında gibi yaşa ki, gitme zamanı geldiğinde geride bıraktıkların çok acıtmasın içini.

Şu sese kulak ver:
"İyi bilin ki (âhirete yer vermeyen) dünya hayatı, bir oyundur, bir oyalanmadır, bir süstür. Kendi aranızda karşılıklı övünme, mal ve nesli çoğaltma yarışıdır. Tıpkı o yağmura benzer ki bitirdiği ürün, çiftçilerin hoşuna gider. Ama sonra kurur, sen onu sapsarı kurumuş görürsün. Sonra da çerçöp haline gelir. İşte dünya hayatı da böyledir. Âhirette ise kâfirler için şiddetli bir ceza, müminler için ise Rab'leri tarafından bir mağfiret ve rıza! Evet, dünya hayatı bir aldanma metâından başka bir şey değildir."
Hadid, 20

Ne mutlu ardına bile bakmadan göçüp gidebilen, hicret erlerine...

Ve en güzel hicret diyarı ahiret değil midir?

🌷🌸🙌

Yorumlar

  1. Sürekli hatırlamamız gereken yegane hayat felsefemizi çok güzel kaleme almışsınız Ayşegül hanımcım..yüreğinize sağlık kaleminize sağlık..okuyan herkese böyle yaşamak nasip olsun..Allah sizden razı olsun 💗

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

En Güzel Mevsim

Mükâfat Beklentisi

Bir Veda.. Bir Muhasebe..