Tüketirken Tükenenler
Bir sofra kurulmuş önümüzde. Öyle bir sofra ki bu, kendini tutabilene aşk olsun. Akıl almaz bir iştiha ve hızla tüketiyoruz önümüze konulan her şeyi. Önce dakikaları, saatleri, günleri, haftaları, ayları.. Derken mevsimleri ve yılları tüketiyoruz ardı arkasınca.. Her şey bir var oluyor, bir de yok. Geleni fark etmiyor, gidenin ardından da hayıflanmıyoruz. Nasıl olsa yerine başka bir şey gelir, zaten hep aynı düzen, aynı sistem değil mi? Biri biter, diğeri başlar.. Ve işte böyle böyle zamanı da tüketiyoruz müsrifçe.. Namık Kemal'in "İnsan her nefesini ömrü uzatmak için alır fakat yine de her nefes alışta ömründen bir nefeslik zaman eksilir.” dediği gibi gibi sayılı nefesleri tüketiyoruz bir daha alabilir miyiz bilmeden.. Bir sofra kurulmuş önümüzde bin bir ihtişamla. Yiyin, diyor birileri. Daha çok yiyin, elinizde ne varsa öğütün, saniyelerin acımasız dişlerinde. Ne kadar hızlı ve ne kadar fazla yerseniz, o kadar az iz kalır geriye. Kimseye bir şey bırakmayın sakı...