Kayıtlar

Mart, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Söz

Resim
"Rabbinin Âdem evlatlarından, misak aldığını da düşünün: Rabbin onların bellerinden zürriyetlerini almış ve onların kendileri hakkında şahitliklerini isteyerek “Ben sizin Rabbiniz değil miyim? ” buyurunca onlar da “Elbette! ” diye ikrar etmişlerdi. Kıyamet günü “Bizim bundan haberimiz yoktu! ” yahut: “Ne yapalım, daha önce babalarımız Allah'a şirk koştular, biz de onlardan sonra gelen bir nesil idik, şimdi o bâtılı başlatanların yaptıkları sebebiyle bizi imha mı edeceksin? ” gibi bahaneler ileri sürmeyesiniz diye Allah bu ikrarı(sözü)aldı." A'raf, 172-173 "Biz emaneti göklere, yere, dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten kaçındılar. Zira sorumluluğundan korktular, ama onu insan yüklendi. İnsan (bu emanetin hakkını gözetmediğinden) cidden çok zalim, çok cahildir." Ahzab, 72 Evet insan bir söz vermiştir. Vaktiyle o sözü verdiğini şimdi hatırlamasa da, şu anda içinde bulunduğu şartlarda, verdiği bu sözü kabullenmekte zorlansa da hakikat budur. ...

Kalbim Temiz mi?

Resim
Etrafımız temiz olsun isteriz de, iç dünyamıza  gelince çok da umursamayız açıkçası. Hatta sorsak, herkes en temiz vicdanlı, en temiz kalpli kişinin kendisi olduğunu iddia edebilir. Acaba kalp nasıl temiz olur? Ya da bizim kalplerimiz gerçekten temiz mi? Öyleyse bakalım, Efendimiz (sas)gerçek kalp temizliğinin yolunu nasıl anlatmış.. İnancın kaynağı olan kalp, hadislerde bir aynaya benzetilir. Ebû Hüreyre’den gelen bir rivayette Hz. Peygamber (sas) bu konuda şöyle buyurmuştur: “Mümin kul bir hata, bir günah işlediğinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Eğer pişman olup, tevbe ederek affını dilerse, kalbi bu lekeden temizlenir, cilâlanır. Ancak tekrar günah işlemeye devam ederse bu noktalar çoğalarak kalbin tamamını kaplar, kalbi simsiyah olur. Cenâb-ı Hakk’ın, ‘Onların işlemekte oldukları kötülükler kalplerini kirletmiştir.’ şeklindeki beyanında (Mutaffifîn,14) yer alan kir ve pas bundan ibarettir” (Müsned, II, 297; Tirmizî, “Tefsîr”, 83/1). Ayetin açıklanma şekl...

Nasr Sûresi ve Gül Güzeli'ne (sas) Veda

Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla. “Allah’ın yardımı ve fetih geldiği zaman, Ve insanların, Allah’ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğün zaman, Hemen Rabbini överek tesbih et ve O’ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir." Nasr, 1-3 ... Bazen çok isteriz bazı şeyleri.. Hayalini kurarız.. Elde etmek için gecemizi gündüzümüze katarız.. Başardığımızda, istediğimiz gerçekleştiğinde ise her şey bir anda güzel olacak zannederiz. Hüzün olmayacak, sevinç ve neşe olacak hep diye düşünürüz. Halbuki bazı vedalar bazen o çok istenen şeye kavuştuktan sonra gelir. Aynı Gül Devri'nde olduğu gibi.. Mekke fetholunmuş, insanlar yıllarca hasret kaldıkları evlerine kavuşmuşlar. Sonrasında ise yığın yığın gruplar İslam'ın o esenlik veren atmosferine koşmuş. Hem özlemler bitmiş, hem de Allah'ın ismi, namı celili nice diyarlara ulaşmış böylece. Ama her güzel şeyin bir sonu var maalesef.. Fetih ve sonrasında insanların İslam'a akın akın kosması Ama her güzel şeyin bir s...