Kayıtlar

Eylül, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Birlikte Yaşama Ahlâkı

Resim
"Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk, sapıklıktan ayırd edilmiştir. Artık her kim tâğutu inkar edip, Allah'a inanırsa, sağlam bir kulpa yapışmıştır ki, o hiçbir zaman kopmaz. Allah, her şeyi işitir ve bilir." (Bakara, 256) . Evet dinde zorlama yoktur. Bir çoğumuz burada durup şu soruyu sorarız: Madem zorlama yoktur, o halde nedir bu kurallar, hesap nedir, ceza niye, mükafat niye? Burada kastedilen herhangi bir inancı seçme konusunda kişilerin serbest bırakılmış olmasıdır. Kimse kimseyi herhangi bir inanç için zorlayamaz ve hiç kimse de inandığı şeylerden dolayı kınanamaz. Kafirun Suresi bunun tam bir tefsiridir. Senin dinin ve anlayışın sana, benimki bana.. Aslında birlikte huzur içinde  yaşamanın da ipucunu verir burada anlayanlara.. Din ise kurallar bütünüdür. Belli bir aşamaya gelmiş, hayati sorgulamış, araştırarak bir imana ulaşmış ve o büyük Yaratıcıyı fark etmiş olanlar kendi istekleri ile bu kapıdan adımlarını atarlar. Zorlama denilen şey ondan sonra b...

İncindiysen..

Resim
İncinirsin.. Canın acır... Bastığın yer ya da yürüdüğün yol değildir seni inciten.. Acıyan ayakların ya da bedenin de değildir... Bir yanık kokusu gelir taa içinde bir yerlerden.. Ona bir de gönül yarası eklenir.. Ve hatıraların kanamaya başlar taa derinden..  Anlarsın ki en yakın bildiklerin, seviyorum dediklerin, bir tutam köz bırakmışlar gönlüne, ihanetin dikeni ile de tüm hatıraları paramparça edip gitmişlerdir. Bir anda değişir geçmişin.. Güzel sandığın anılar, birlikte yaşanmış ne varsa silikleşir, değerini kaybeder. Uzaklaşmak istersin o geçmişten, çünkü hayatının o kesiti anlamını yitirmiştir onlardan sonra.. Hatırlamak daha çok acı verir, daha çok kanatır.. O günlere dair en küçük bir hatıra gelse zihnine ya da önüne denk gelse ufacık bir şey, bir hayat yaşadım ama yaşadığım benim hayatım mıydı yoksa sadece bir hayalin gölgesinde mi kalmıştım, dersin.. Silip atmak istersin o günlere dair ne varsa... Ama silemezsin.. Silmeye çalıştıkça daha da çok bulaşır eline ...

Bir Kıssa Bin Hisse

Resim
Mesnevi'de şöyle bir kıssa geçer: "Hz. Mûsa bir gün giderken bir çobana rastladı. Çoban hafif yüksek sesle şu şekilde kendi kendine konuşuyordu: -Ey kerem sâhibi olan Tanrım, neredesin ki sana kul kurban olayım. Çarığını dikeyim, saçını tarayayım. Elbiseni yıkayayım, bitlerini kırayım. Yüce Rabbim sana taze süt ikram edeyim. Bütün keçilerim sana kurban olsun, deyip duruyordu. Hz. Mûsa sordu: -Kiminle konuşuyorsun? dedi. Çoban: “Yeri göğü yaratan Allah”ımla konuşuyorum” dedi. Mûsa çobanı azarladı: Yaptıkların yanlıştır! Allah haşa insan mıdır k!. O'na bu şekilde hitap etmek doğru değildir! dedi. Çobanın dünyası yıkılmıştı. Ne yapacağını bilemeden başını alıp gitti, çöllere doğru koşmaya başladı. Biraz sonra Hz. Mûsa'ya Cenab-ı Hak'tan şöyle bir hitap geldi: -Ey Mûsa senin görevin insanları benden uzaklaştırmak mı yoksa bana yaklaştırmak mı? Neden o saf kulumuzu bizden ayırdın? Biz söze, dile bakmayız; gönüle ve hâle bakarız!” diyordu. Hz. Mûsa çölün yolu...

Ya Bir Hayalse Yaşadıkların

Resim
Sadece sessizce otur ve hayal et.. Gözlerini açıyorsun.. Hızla akıp giden bir trenin içinde buluveriyorsun bir anda kendini. Hafızan silinmiş. Neler olduğu hakkında hiç bir fikrin olmadığı gibi, neden orada olduğunu da bilmiyorsun ve hatta kim olduğunu bile. O kadar hızlı akıp gidiyor ki her şey etrafında, anlamlandıramıyorsun.. Kimdin, daha önce neredeydin, buraya nasıl geldin, hepsi bir muamma.. Hafızanı zorluyorsun ama zihnin tamamen felç olmuş durumda. Hiçbir şey hatırlamıyorsun. İçinde bulunduğun tren daha önce neredeydi, neler gördü geçirdi, nereden geliyor, nereye gidiyor, bunu da bilmiyorsun. Tek bildiğin gözlerini açtığında kendini orada bulduğun. Yol ve yolculuk hakkında en ufak bilgin yok. Tren seni nereye götürüyorsa oraya gidiyorsun çaresizce. Dışarı da çıkamıyorsun. Kapılar kapalı. Tek yapabildiğin pencereden akıp giden manzaraları izlemek. Bazı manzaralar o kadar güzel ki, saatlerce durup bakmak ve tadına varmak istiyorsun, ama öyle hızlı hareket ediyor ki ye...